Kefalonya Gezi Rehberi (İyon Adalar Grubu)

Kefalonya - Fiscardo

Bu yaz 2-3 haftalık bir tatil zamanımız olunca araba ile yola çıkıp önce birkaç günlüğüne Halkidiki yapalım, daha sonra da yola devam edip Yunanistan'ın İtalya’ya bakan kıyılarınki İyon adalarını sırasıyla gezelim istedik. Tüm İyon adaları için, detaylı rota planlaması ile ilgili yazdığım yazıyı buradan okuyabilirsiniz.

İyon Adalarından Korfu, Paxos, Antipaxos ve Lefkada adalarını gezdikten sonra, sıradaki hedefimiz Yüzbaşı Corelli'nin Mandolini filmini izledikten sonra mutlaka görmek istediğim, bu tatildeki en merak ettiğim ada olan Kefalonya. Lefkada'nın turkuaz renkli denizlerine bayılsak da Kefalonya'nın St Tropez'si denilen Fiscardo bekler bizi :)

Kefalonya'ya Nasıl Gidilir?
Bu adaya gitmenin en kolay yolu, uçak ile Atina üzerinden aktarmalı olarak gitmek. Ancak uçak ile gitmeyi tercih etmeyenler benim gibi araba ile yola çıkıp geze geze de gidebilirler. Ben araba ile önce Lefkada Adası’na geçip, oradan da feribotla Kefalonya’ya geçmiştim. Gitmeden yaptığım araştırmalarda Lefkada'dan Kefalonya'ya Vasiliki bölgesinden kalkan feribotlar ile geçiliyor diye okumuştum. Ancak Vasiliki'deki liman bölgesini marinaya çevirme çalışmaları başladığı için Kefalonya'ya geçişler atık sadece Nydri'den yapılıyormuş. Kefalonya feribotu sabah  ve akşam olmak üzere günde sadece iki kere olduğundan feribotu mutlaka kaçırmamanız gerekiyor. Bunu kaçırırsam hemen bir sonrakine binerim durumu yok maalesef.

Lefkada üzerinden değil de ana karadan direk Kefalonya’ya geçmek isterseniz Kilini, Patra ya da Astakos’dan kalkan feribotlara binebilirsiniz. Kefalonya için feribot seferlerine buradan , buradan ya da buradan ulaşabilirsiniz.

Assos
Adadan adaya feribot geçişleri araba ile biraz pahalıya geliyor ama adalar büyük olduğu için zaten bir araca mutlaka ihtiyacınız olacak. Araç kiralama bedeli yerine, feribot bedeli ödüyorsunuz sadece. Bu arada daha önceden yazdığım, araba ile yurt dışına çıkmanın kurallarını da buradan okuyabilirsiniz.  

Kefalonya'da Nerede Kalınır?
Adanın St Tropez'si olarak da bilinen Fiscardo bölgesinde kalmanızı tavsiye ederim. Biz, Fiscardo Bay Hotel'de kalmıştık. Güzel, şık bir oteldi. Diğer adalarda kaldığımız salaş otellerden sonra ilaç gibi geldi diyebilirim :) Ancak otel için, minik, sakin, huzur dolu ve çok sevimli olan Assos’u da tercih edebilirsiniz kesinlikle. Kefalonya, bir Yunan adası olsa da İtalyan sahil kasabası havası var biraz. Ne de olsa İtalya, hemen karşısında. Assos’un şu fotoğrafı, Amalfi sahilleri gibi durmuyor mu?

Birkaç gündür bu ada ile ilgili İnstagram’da yaptığım paylaşımlardan sonra, ‘’Kefalonya için kaç gün yeterli olur gibi’’ sorular geliyor. Burası büyük bir ada. Bir hafta bile kalsanız sıkılmazsınız diyebilirim. Büyüklüğünü Sakız Adası gibi düşünebilirsiniz. Ancak buraya kadar gelmişken Lefkada, Kefalonya ve Zakintos adalarını kapsayan bir tur yapayım isterseniz, bu güzel adaya en azından 3-4 gün ayırmanızı tavsiye ederim, inanın pişman olmazsınız.

 Sevimli Fiscardo Sokakları

Kefalonya'da Ne Yapılır, Nereleri Gezelim? 
Kefalonya çok küçük bir Yunan Adası olmadığı için gezip görebileceğiniz birçok güzel kasabası bulunuyor. Adanın en ünlü kasabası hiç şüphesiz ki rengarenk ve masal gibi evleri ile İyon adalarının St. Tropez’si diye de gecen, Lefkada'dan gelen teknelerin de yanaştığı Fiscardo. Hediyelik eşya dükkanları, mücevher mağazaları, şık butikleri, harika restoranları ve hepsi pastel tonlarda boyanmış sevimli evleri ile St. Tropez’yi andırıyor gerçekten.

Vasso's Restoran
Fiscardo'da akşam yemeği için liman bölgesinde yan yana sıralanmış birçok restorandan hangisini tercih etseniz pişman olmazsınız büyük olasılıkla. Biz ilk akşamımızda Vasso's Restoran'da yedik ve memnun kaldık. Ortaya büyük bir Vasso's salata söyleyin, yanına da shrimp saganaki. Porsiyonlar büyük olduğu için bu ikisiyle bile doyarsınız ama oldu ki doymadınız. Bir de deniz mahsullü linguini ya da mantarlı rizotto söyleyin. Sizden iyisi olmaz. Ohhh afiyet olsun

Vasso’s dışında Fiscardo’nun ilk balık restoranı olarak geçen Tassia, ya da Fiscardo körfezine tepeden bakan güzel bir manzaraya da sahip Nicolas Taverna, gidilebilecek diğer restoranlardan bazıları.

Bunun dışında şık ve romantik bir akşam yemeği ya da güzel kokteyller için Votsalo Restoran & Cocktail Bar'ı deneyebilirsiniz. Nefis bir deniz manzarasına sahip olan restoran, Emelisse Otel'in içinde olduğundan dolayı gitmeden önce rezervasyon yaptırmanız gerekebilir.

Yemek konusuna girmişken bir iki tane daha güzel restoran tavsiyesinde daha bulunayım. İkisi de Agia Efimia yakınlarında bulunuyor. İlki Paradise Beach Restoran. Yüzbaşı Corelli'nin Mandolini filminin çekimlerinde oyuncular hep burada yemek yediği için popülerliği bu filmden sonra daha da artmış. Diğeri ise The Local. Agia  Efimia taraflarına yolunuz düşerse mutlaka uğrayın derim.

Bu harika ada sadece Fiscardo’dan ibaret değil elbette. Turkuaz renkli denizleri, emekli olunca burada yaşayabilirim diyeceğim kadar huzurlu Assos kasabası, tüm Yunan adalarının plajları içinde her zaman en üst sıralarda yer bulan Myrtos Beach, ya da büyük depremden sonra oluşan doğa harikası Melissani Cave gibi görülesi daha birçok güzellik barındırıyor.

Fiscardo'dan sonra adanın en sevdiğim kasabası Assos oldu kesinlikle. Fiscardo'dan çok daha küçük ama çok sevimli bir kasaba, hatta köy bile diyebilirim. O kadar minik anlayacağınız. Turkuaz renkli denizlere sahip, huzur dolu bir kasaba burası. Limandaki sevimli restoranlarında güzel bir öğle yemeği yiyip, manzaranın keyfini çıkarabilir, minik koyunda denize girebilirsiniz.

Minik Kasaba Assos

Argostolion ise Kefalonya’nın merkezi sayıldığı için adanın en büyük kasabası ama Fiscardo ya da Assos'daki butik, sevimli sayfiye yeri havası burada yok kesinlikle. Merkez ve adanın en büyük kasabası diye oteli buradan ayarlamayın sakın. Biz sabah 8:00'de Zakintos feribotuna bineceğimiz için Kefalonya'da kaldığımız son gece Argostolion'da kalmak zorunda kaldık mecburen. Çünkü Argostolion, Zakintos feribotlarının kalktığı Pessada’ya en yakın kasabaydı ve Fiscardo'dan feribota gelebilmek için sabahın köründe 1,5 saat kadar yol yapmamız gerekecekti. Feribota yakın olsa son gece de kesinlikle Fiscardo'da kalırdık. Ancak eğer Argostolion’a giderseniz, adanın 1918’den beri hizmet veren en ünlü pastanesi olan Mavroeidis’e de uğrayın mutlaka.

Sami ve Agia Efemia kasabaları da standart kasabalar diyebilirim. Süreniz kısıtlı ise buralar için vakit harcamayabilirsiniz. Sami, Argostoli'den sonra adanın en büyük limanı ve buradan her gün ana karada Patra’ya ve İthaki adasına günübirlik geçebileceğiniz tekneler kalkıyor. Biz vaktimiz kısıtlı olduğu için İthaki’ye geçmedik ama sizin vaktiniz varsa Sami’den kalkan gemilerle geçebileceğiniz aklınızda olsun. 

Bu kasabaları gezmek dışında zamanınızın çok büyük çoğunluğunu plajlarda geçireceğinizi sanıyorum. O nedenle artık Kefalonya'nın plajlarından bahsetmenin vaktidir. Kefalonya'da birçok güzel plaj bulunuyor ama en popüler olan ve gittiğinizde mutlaka görmelisiniz diyeceğim iki plaj var. Myrtos Beach ve Antisamos Beach

Myrtos Plajı
Dünyanın en iyi plajları listelerinde, kendine hep en üst sıralarda yer bulan Myrtos Beach'in fotoğraflarını ilk gördüğümde o kadar beğenmiştim ki, fotoğraflardaki kadar güzel mi gerçekten diye çok merak ediyordum. O nedenle Fiscardo'daki otelimize yerleşir yerleşmez bu güzel plajı görmek için hiç vakit kaybetmeden yola çıkıyoruz. Dağlardan kıvrıla kıvrıla giderken muhteşem manzaralar ile karşılaşacaksınız. Dağların tepelerinde bulutlar, aşağıda mavinin her tonu. Buradaki doğa harika, sanki fiyordlardaki gibi :) Araba ile giderken yolları biraz dar ve dağların tepelerini aşarak gidiyorsunuz. Bir de bunun üstüne Myrtos Beach'e asıl giden yol heyelan nedeniyle kapalı olduğundan dolayı dik yamaçlardan, çok daha zor bir yoldan inmek zorunda kalıyoruz ama Myrtos'a varınca manzara o kadar muhteşem ki hepsine değiyor gerçekten. 

Kefalonya'nın ünlü plajlarından bir diğeri olan Antisamos ise Sami kasabasına 5 dakika mesafede bulunuyor. Bu plaj da Myrtos gibi taşlık ama deniz pırıl pırıl.  Bu plajda yemek yiyebileceğiniz restoranlar, şezlong ve şemsiye mevcut ancak çok geç gelmezseniz iyi olur. Yoksa yer bulamayabilirsiniz. Nicolas Cage ve Penelope Cruz'un oynadığı Yüzbaşı Corelli'nin Mandolini filminin plaj sahneleri de bu güzel plajda çekilmiş. Bu arada adaya gitmeden önce, İkinci Dünya Savaşı dönemini güzel bir aşk hikayesi üzerinden anlatan bu filmi izlemenizi ya da kitabını okumanızı tavsiye ederim mutlaka. Ben filmini izlemiştim gitmeden. Adayı gezerken filmin izlerini takip etmek çok keyifli oluyor.

Antisamos Beach


Çok fazla vaktimiz yok, günümüzü Fiscardo ve yakın çevresinde geçirelim diyorsanız Fiscardo'ya en yakın plajlardan bir tanesi Emplisi. Plajda tesis ve şezlong yok. Deniz, birçokları gibi burada da taşlık ama pırıl pırıl. Sadece merkeze yakın olduğu için biraz kalabalık olabiliyor.  Emplisi'den biraz ileri de de Kmilia Beach bulunuyor. Her yerde tam bir gizli cennet diye okumuştum ancak araba ile tam plaja kadar gidilemiyor maalesef. Arabayı park ettikten sonra 10-15 dakika kadar ormanın içinden plaja yürümeniz gerekiyor. Biz artık yorulmaya başladığımız akşam saatlerine doğru orada olduğumuzdan dolayı yürümek istemediğimiz için vazgeçtik. Bizim gibi yürümek istemeyen bir sürü kişi olacağından dolayı sakin bir plaj arıyorsanız muhtemelen burasıdır :)

Taşlık olmayan, güzel kumsalları olan plajlar arıyorsanız Lassi tarafını tercih etmelisiniz kesinlikle. Bu bölgedeki Makris Gialos ve ya Platis Gialos plajlarını tercih edebilirsiniz.

Bunların dışında Kefalonya’da o kadar çok güzel plaj var ki. Uzun kumsalları, pırıl pırıl denizleri ile Lourdas, Skala, Petani, Agia Kriaki, Ai Helis,  ve minicik ama suyun rengi ile tam bir görsel şölen olan Foki Beach gidebileceğiniz diğer plajlar.


 Foki Beach

Melissani Cave
Plajların dışında Kefalonya'ya gelmişken görmeden kesinlikle dönmeyin diyeceğim bir yer daha var. ‘’Melissani Cave’’ Yaklaşık 60 yıl kadar önce, Kefalonya’daki büyük depremde toprağın çökmesi ile ortaya çıkan bir doğa harikası mağara ve yer altı gölü burası. Adada mutlaka görülmesi gereken yerlerden biri kesinlikle. Özellikle güneş ışığının vurduğu anlarda, masalsı bir güzellik kazanıyor. Işığın süzülerek göle vurması, yosunların yeşil renginin suya yansıması ile tam bir görsel şölen oluşuyor diyebilirim. Yazın o sıcağında bile serin olduğundan dolayı hiç çıkmak istemiyor insan. Fotoğraf çekmelere de doyamayacaksınız. Kendimden biliyorum :)

İçerideki akustikten dolayı da mistik bir havası var bence. Göletin içinde, küçük sandallarla, gruplar halinde 10-15 dakikalık kısa bir gezinti yapıyorsunuz. Giriş ücreti ise 7 Euro.

Birkaç günlük çok keyifli Kefalonya tatilimizden sonra İyon adalarının sonuncusu ve en güneydeki olan Zakintos'a çeviriyoruz rotamızı. Artık merak ile beklediğim Navagio Shipwreck'i görme zamanıdır.

Diğer tüm İyon adaları ile ilgili yazdığım yazıları buradan okuyabilirsiniz.

Dilerseniz, tüm paylaşımlarımı İnstagram hesabımdan da takip edebilirsiniz (@egeninkarsikiyisi) Sayfanın sol üst köşesinde bulunan İnstagram logosuna tıklayarak hesabıma ulaşabilirsiniz.